Summary: | İnsanların günlük hayatlarında en çok
kullandıkları muamelelerden biri olan alış veriş, toplumların örflerine göre
çeşitlilik göstermiştir. Bu sebeple klasik füru fıkıh eserlerinde akitlerin çok
bilinenlerine yer verilmiş, diğerleri için de genel şartları sağlaması kaydıyla
caiz olabileceği kanaatine varılmıştır. Bununla beraber mezheplerin nasları
anlama yöntemleri ve örfi uygulamaları değerlendirme biçimleri, akitlerin
sıhhatini değerlendirmelerinde de ektili olmuştur. Mahiyeti itibariyle değişik
formları bulunmasıyla birlikte kısaca, ürünün peyderpey alınıp ücretin ürünün
tüketilmesinden sonra ödenmesinin taahhüt edilmesi şeklinde tarif edilen
isticrâr akdi, İslam hukuk ekolleri tarafından tartışılmıştır. Bu tartışmalar
genellikle akdin sıhhat ve kuruluş unsurlarını taşıyıp taşımaması etrafında
gerçekleşirken Hanefi fukahası, isticrâr yoluyla yapılan alışveriş işlemlerinin
insanlar tarafından sıkça yapıldığını göz önünde bulundurarak bu akdin istihsan
yoluyla caiz görülmesi gerektiği kanaatine varmışlardır. Diğer mezheplerde de
bu akde benzer gerekçelerle olumlu yaklaşımların bulunduğunu görmekteyiz. Bu
çalışmamızda günümüz kırsal kesimde uygulanan ve özellikle finans dünyasında
uygulanmaya başlanan ve aynı isimle literatüre girer isticrâr akdini,
mezheplerin görüşleri bağlamında değerlendirmeye çalışacağız.
|